Mısır’ın Büyük Giza Piramidi’ndeki belirsiz bir boşluk, müon adı verilen garip atom altı parçacıklar sayesinde ortaya çıktı.
Bilim adamları boşluğu ilk olarak 2016 yılında, katı malzemelerden geçebilen elektronların ağır akrabaları olan müonları kullanarak tanımladılar. Koridor şeklinde bir delik olduğu düşünülen boşluk, piramidin kuzey yüzünde görülebilen şerit şeklindeki yapının yakınında bulunuyordu. ScanPyramids ekibinden bilim adamlarının 2 Mart’ta Nature Communications’da yayınladığı rapora göre, daha fazla müon ölçümü, boşluğun boyutu ve şekli hakkında yeni ayrıntılar ortaya çıkardı.
Bilim adamları, Büyük Piramidin (resimdeki) kuzey yüzünün hemen arkasında uzanan bir boşluğu araştırdılar. Boşluk, dışarıdan görülebilen şerit şeklindeki bir yapının arkasında yer almaktadır (h). 2017’de keşfedilen başka bir boşluğun olası yerleri kırmızı ve yeşil olarak işaretlenmiştir. Kraliçe Odası (b), Büyük Galeri (c) ve Kral Odası (d) gibi bilinen odalar belirtilmiştir.S. Procureur ve diğerleri/Nature Communications 2023
Yeni müon ölçümleri, boşluğun, piramidin kuzey yüzüne yakın, yaklaşık 2 metre genişliğinde ve 2 metre yüksekliğinde 9 metre uzunluğunda bir koridor olduğunu gösteriyor. ScanPyramids araştırmacıları, 2 Mart’ta NDT & E International’da rapor ettikleri yere nüfuz eden radar ve ultrasonik testler ile ek ölçümler yaptılar. Ekip, ayrıntılı ölçümlerin bilim adamlarının odanın içinde görüntü almak için bir endoskop kullanmasına izin verdiğini duyurdu. Görüntüler, muhtemelen piramidin 4.500 yıldan daha uzun bir süre önce inşa edilmesinden bu yana insanlar tarafından görülmeyen tonozlu bir tavana sahip bir koridoru ortaya koyuyor. Koridorun amacı hala belirsiz.
Bilim adamları bir endoskop kullanarak Büyük Piramit’in uzun zamandır gizli olan odasının içine baktılar.ScanPyramids Misyonu
Kozmik ışınlar adı verilen uzaydan gelen yüksek enerjili parçacıklar Dünya atmosferine çarptığında müonlar oluşur. Müonlar, piramitler gibi yapılara yağarken kısmen emilirler. ScanPyramids’ten bilim adamları, piramidin içine yerleştirilmiş dedektörleri kullanarak, daha fazla müonun geçtiği bölgelere odaklanarak, daha az malzeme geçtiklerini belirterek, boşluğun yerini belirlemelerine olanak sağladı.
Bilim adamları son zamanlarda eski bir Çin duvarını (SN: 1/30/23), bir nükleer reaktörü ve çeşitli volkanları (SN: 4/22/22) araştırmak için müonları kullandılar.
