2022’den bildirilen bu keşifler, eğer bulgulardan emin olsaydık, oyunun kurallarını değiştirebilirdi. Bu yılki haberler bizi merakta bıraktı…
Yeni fizik kapıda mı?
W bozonu adı verilen temel bir parçacığın kütlesinin ölçümü, fizikçilerin nefesini tutmasına neden oldu. Fermilab’daki Çarpıştırıcı Dedektöründen veya CDF’den alınan veriler, parçacığın beklenenden daha ağır olduğunu gösteriyor (SN: 5/7/22 & 5/21/22, s. 12). Eğer öyleyse, bulgu tam da araştırmacıların parçacık fiziğinin standart modelinde aradıkları türde bir çatlak olacaktır. Bu teori, dünyamızın temel bileşenlerini başarılı bir şekilde tanımlıyor, ancak yerçekiminin nasıl uyum gösterdiğini açıklamıyor. Keşfin daha fazla ölçümle çözülüp çözülmeyeceği veya maddenin yeni ve daha iyi anlaşılmasının yolunu gösterip göstermediği henüz belli değil.
Fermilab deneyindeki Çarpıştırıcı Dedektöründen elde edilen veriler (resimde), W bozonunun olması gerekenden daha ağır olduğunu gösteriyor, ancak bu bulgular daha önceki, daha az hassas ölçümlerle uyuşmuyor.Fermilab
Yaşlı MacDonald bir sincap mıydı?
Bilim adamlarının iddiasına göre, kök yiyen güneydoğu cep sincapları (Geomys pinetis), çiftçilerin tarlalarıyla ilgilenmesi gibi tünellerinde çalışıyor (SN Online: 14.07.22). Alabama, Georgia ve Florida’da yaşayan sincaplar dışkılarını tünellere yayıyor, toprağı çalkalıyor ve mevcut kökleri kemiriyor. Tüm bunlar, yeni köklerin büyümesini teşvik eder ve böylece gelecekteki öğle yemeğini güvence altına alır. Ancak bazı araştırmacılar, gophers’ın kasıtsız çevresel değişikliklerinin tarım olarak sayılmadığını söylüyor. Şimdilik, insanlardan başka memelilerin mahsul yetiştirip yetiştirmediği açık bir soru.
Tartışmalı bir iddia, güneydoğulu sincapların tünel kazarken kökleri “çiftlik” ettiklerini öne sürüyor.Veronica Selden/Eurekalert CC BY-SA 2.0
Uzuv kemikleri köklerimizi ortaya çıkarır mı?
2001 yılında Çad’da bulunan bir bacak parçası ve iki kol fosilinin geçmişe açılan bir pencere olduğuna şüphe yok. Ancak kendi evrimimiz hakkında bize söyleyebilecekleri hararetle tartışıldı. Bilim adamlarının bildirdiğine göre, yaklaşık 7 milyon yıl öncesine tarihlenen kemikler Sahelanthropus tchadensis’e ait ve türün dik yürüdüğünü doğruluyor (SN: 24.9.22, s. 7). Bilim adamlarına göre bu sonuç, türün bilinen en eski insansı statüsünü pekiştiriyor. Diğer önerilen erken hominidler, yaklaşık 5 milyon ila 6 milyon yıl öncesine dayanan çok daha gençtir. Ancak bazı bilim adamları, 7 milyon yıllık kemiklerin iki ayaklı bir yürüyüşe açıkça işaret etmediğini ve bunun yerine eski bir maymuna ait olduğunu söylüyor. Tüm belirsizlikle birlikte, bu bulgular henüz geri adım atılabilir.
Yaklaşık 7 milyon yıllık fosillerin 3 boyutlu modellerinin analizi – en solda iki açıdan görülen bir üst bacak kemiği ve her biri yine iki açıdan gösterilen iki ön kol kemiği – bunların bilinen en eski fosillerden geldiği sonucuna varıyor. insansı. Ancak iddianın şüpheleri var.© FRANCK GUY/PALEVOPRIM/UNIV. POITIERS’IN, CNRS’NİN
Tetranötronlar var mı?
Bilim adamları altmış yıldır ava çıktılar. Şimdi ilk kez yakalanması zor bir dörtlü tespit etmiş olabilirler: tetranötron adı verilen dört nötrondan oluşan bir küme (SN Çevrimiçi: 22.06.22). Bu kümeler, bu yıl bildirilen bir deneyde saniyenin trilyonda birinin milyarda birinden daha az, kısacık bir an için sürüyor gibi görünüyor. Kümeleri incelemek, nötronların atom çekirdeği içinde nasıl davrandığını bilmek isteyen araştırmacılar için bir nimet olabilir. Ancak çeşitli teorik hesaplamalar arasındaki anlaşmazlıklar, bazı uzmanları tetranötronların var olduğuna bile ikna etmemiş durumda.
Araştırmacılar, dört nötronun tetranötron adı verilen kısa ömürlü bir yığın oluşturup oluşturmadığından henüz emin değil (resimli).SONJA BATTENBERG/TUM
Gizemli maymun melez midir?
Yaklaşık altı yıl önce Borneo’da görülen tuhaf görünümlü bir primat, nadir bir melez olabilir. Ancak araştırmacılar, genetik analiz için hayvan dışkısı toplayana kadar emin olamayacaklar (SN: 18.06.22, s. 11). Fotoğraflar, primatın annesinin gümüş yapraklı bir maymun (Trachypithecus cristatus), babasının bir hortum maymunu (Nasalis larvatus) olduğunu gösteriyor. Doğruysa, ilgili bir bağlantıdır. Cinsler arasında çiftleşme, iki türün, muhtemelen maymunların Kinabatangan Nehri boyunca paylaştığı yaşam alanlarını parçalayan palmiye yağı tarlaları için ormansızlaştırmadan dolayı aşırı baskı altında olduğunu gösteriyor.
2016 yılında, tur rehberi Brenden Miles, Borneo’nun Malezya kısmında genç bir maymunun bu fotoğrafını çekmişti. Hayvan, uzaktan akraba iki primat türünün melezi olabilir.B. Mil
İnsanlar Avrupa’ya erken mi geldi?
Güney Fransa’daki bir kaya sığınağındaki keşiflere dayanan bilim adamlarının bildirdiğine göre, insanlar 56.800 yıl kadar erken bir tarihte Avrupa’ya göç etmiş olabilir. Bu buluntular, Homo sapiens’i kıtaya önceden düşünülenden yaklaşık 10.000 yıl önce ve Neandertaller yok olmadan çok önce yerleştirecektir (SN: 3/12/22, s. 9). Çalışma, Neandertallerin ortadan kaybolmasının sanıldığından daha karmaşık ve uzun bir süreç olabileceğini öne sürüyor. Araştırmacılar, H. sapiens’in sadece Neandertallerle bölgeyi işgal etmekle kalmayıp aynı zamanda hayatta kalma ipuçları da aldığını öne sürüyor. Yine de, kanıtlar tek bir insan dişine ve diğer araştırmacıların Neandertaller tarafından yapılmış olabileceğini söylediği aletlere dayanıyor.
Bu keskin kenarlı taş nokta, Homo sapiens’in bir Fransız kaya sığınağına 56.800 yıl kadar erken bir tarihte geldiğini iddia eden araştırmacıların sahip olduğu delillerden sadece bir tanesidir.LUDOVIC SLIMAK
Bir ‘foton halkası’ tespit edildi mi?
Event Horizon Telescope ekibi tarafından 2019’da ortaya çıkarılan ilk kara delik fotoğrafını hatırlıyor musunuz? M87 galaksisinin dönen sıcak madde halkası üzerindeki kara deliğinin gölgesini gösteriyordu. Pekala, astrofizikçiler bu yıl M87’deki bir halka içinde bir halkayı ortaya çıkardıklarını ve Dünya’ya doğru uçmadan önce karadeliğin etrafında savrulan yörüngedeki fotonların yarattığı ince ışık çemberini tanımladıklarını duyurdular (SN: 24/9/22) , s.8). Bu “foton halkası”, yerçekimi hakkında bildiğimizi düşündüğümüz şeyi test etmek için yeni bir yol sunabilir, ancak bazı araştırmacılar halkayı tanımlamak için kullanılan yöntemleri eleştiriyor. Foton halkasının net bir şekilde saptanması, uzay teleskoplarının kara delik görüntüleme çabalarına katılmasını beklemek zorunda kalabilir.
M87’nin kalbindeki dev kara deliğin ilk görüntüsü 2019’da ortaya çıktı (solda). Bu yıl, araştırmacılar kara deliğin yakalanması zor foton halkasını keşfettiklerini iddia ettiler (sağda).EVENT HORIZON TELESCOPE COLLABORATION, AE BRODERICK ET AL/ASTROPHYSICAL JOURNAL 2022
